İŞ SÖZLEŞMESİNİN SONA ERMESİ

İş Sözleşmesi Sona Erdiren Sebepler Nelerdir?

  • Tarafların anlaşması

Belirli iş sözleşmesi yada belirsiz iş sözleşmesi olmasına bakılmaksızın tarafların anlaşması ile iş sözleşmesi sona erebilir. İş sözleşmesinin sona ermesi ile alakalı herhangi bir zaman belirtilmemiş ise, tarafların iş sözleşmesinin sona ermesi ile alakalı anlaşma yaptığı gün iş sözleşmesi sona erer. Yada taraflar iş sözleşmesinin sona ereceği zaman ile alakalı yapılan anlaşmada bir tarih belirleyebilirler. 

  • Ölüm

İşçinin Ölümü ile Birlikte İş Sözleşmesinin Sona Ermesi

İşçinin ölümü ile birlikte iş sözleşmesi sona erer. 6098 Sayılı Borçlar Kanunu 440. maddesinde İşverenin işçinin sağ kalan eşine ve ergin olmayan çocuklarına, yoksa bakmakla yükümlü olduğu kişilere, ölüm gününden başlayarak bir aylık; hizmet ilişkisi beş yıldan uzun bir süre devam etmişse, iki aylık ücret tutarında bir ödeme yapmakla yükümlü olduğu belirtilmiştir. İşverenin yapacağı ücret ödemesi ile birlikte işveren, işçinin çalıştığı müddet boyunca oluşan kıdem tazminatı ve diğer işçilik alacaklarını da mirasçılara ödeyecektir.

İşverenin Ölümü Halinde İş Sözleşmesinin Sona Ermesi

İşverenin ölümü halinde iş sözleşmesi sona erer. 6098 Sayılı TBK 441. maddesinde işverenin ölümü hâlinde, yerini mirasçıları alacağı, bu durumda işyerinin tamamının veya bir bölümünün devri ile gerçekleşen hizmet ilişkisinin devrine ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanacağı, hizmet sözleşmesinin ağırlıklı olarak işverenin kişiliği dikkate alınmak suretiyle kurulması halinde işverenin ölümüyle kendiliğinden sona ereceği belirtilmiştir. Ancak işçi sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zarar için, mirasçılardan hakkaniyete uygun bir tazminat isteminde bulunabilir.

  • Belirli Sürenin Bitimi Halinde İş Sözleşmesinin Sona Ermesi

İş Sözleşmesinin Kendiliğinden Sona Ermesi

Belirli süreli hizmet sözleşmesi, aksi kararlaştırılmadıkça, fesih bildiriminde bulunulmasına gerek olmaksızın, sürenin bitiminde kendiliğinden sona erer. Belirli süreli iş sözleşmeleri, belirlenen sürenin bitimi ile birlikte sona erer. Tarafların fesih bildiriminde bulunmasına gerek yoktur.

4857 Sayılı İş kanunun 11. Maddesinde belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmesinin tanımı yapılmıştır. Buna göre İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. Belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamaz. Aksi halde iş sözleşmesi başlangıçtan itibaren belirsiz süreli kabul edilir. Esaslı nedene dayalı zincirleme iş sözleşmeleri, belirli süreli olma özelliğini korurlar.  

Belirli Süreli İş Sözleşmesinin Belirsiz Süreli İş Sözleşmesine Dönüşmesi 

Belirli süreli iş sözleşmesi, süresinin bitiminden sonra örtülü olarak sürdürülüyorsa, belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür. Ancak, esaslı bir sebebin varlığı hâlinde, üst üste belirli süreli hizmet sözleşmesi kurulabilir. Taraflardan her biri, on yıldan uzun süreli hizmet sözleşmesini on yıl geçtikten sonra, altı aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir. Fesih, ancak bu süreyi izleyen aybaşında hüküm ifade eder. Sözleşmenin fesih bildirimiyle sona ereceği kararlaştırılmış ve iki taraf da fesih bildiriminde bulunmamışsa, sözleşme belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.

Zincirleme İş Sözleşmesi

“…Somut olayda; davacı, davalı Üniversite'de okutman olarak çalışmış olup, taraflar arasında 14/09/2015-14/09/2016 tarihleri arasında geçerli belirli süreli sözleşme imzalanmış bu sözleşmenin süresi sona ermeden 14/09/2016-30/06/2017 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde 2. bir sözleşme imzalanmış ancak davacının iş akti 27/07/2016 tarihinde davalı işveren tarafından feshedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar ikiden fazla yenilenen belirli süreli iş sözleşmesinin belirsiz hale geleceğinin Yasa ve Yargıtay kararları ile tartışmasız olduğu ve bu nedenle, tarafların istinaf taleplerinin kabul edilebilir bulunmadığı belirtilmiş ise de 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu'nun 31. maddesi, öğretim görevlisi ile belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasına cevaz vermekte olup Kanunun belirli süreli sözleşme yapılmasına cevaz verdiği bu durumda, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 11. maddesinde düzenlenen şartların varlığı aranamayacağından gerek ilk sözleşmenin, gerekse yenilenerek yapılan diğer sözleşmenin belirli süreli olarak yapılmasına imkan sağlanmış olup, zincirleme belirli süreli sözleşme yapılması da sözleşmeyi belirsiz süreli hale getirmeyecektir. İşin niteliği itibarıyla her yıl belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasını gerektiren geçerli sebebin bulunduğu açık olup, taraflar arasındaki sözleşmenin belirli süreli iş sözleşmesi olduğu anlaşılmakla davacının bakiye ücret talebinin kabulü yerine reddi hatalı olmuştur…” (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 08.03.2021 T., 2020/4650 E, 2021/5684 K.)

Hukuk büromuzda iş hukuku avukatı ve daha bir çok alanda avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmeti verilmekte olup, iş hukuku konusunda uzman avukatlar ile dava ve çözüm süreçlerinin takibi için iletişime geçebilirsiniz.

İnternet sitemizde yer alan tüm makale ve içeriklerin telif hakkı AKYILDIZ HUKUK BÜROSU avukatlarından AVUKAT ESRA AKYILDIZ YAŞAR’a aittir. Sitemizdeki makalelerin kopyalanması ve izinsiz olarak alınması durumunda hukuki ve cezai işlem yapılacaktır.