SERİ MUHAKEME |
17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun (RG, 24.10.2019/30928) 23. maddesiyle CMK’ ne eklenen Seri Muhakeme Usulü, CMK m. 250 maddesinde belirtilmiştir. Seri Muhakeme Usulü kanunda düzenlenen suçlara uygulanmaktadır. Seri Muhakeme, diğer suçlara nazaran daha az önemli olan suçların hızlı bir şekilde çözüme ulaştırır. Şüpheliye seri muhakeme prosedürünün anlatılması ile birlikte klasik soruşturmalardan farklı olarak daha az ceza alacağı hususuna kanaat getiren şüphelinin seri muhakeme şartlarını kabul etmesi ile birlikte süreç başlar. |
TCK’da yer alan suçlar:
Özel ceza kanunlarında yer alan suçlar:
- 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 13 üncü maddesinin birinci, üçüncü ve beşinci fıkraları ile 15 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen suçlar.
- 6831 sayılı Orman Kanununun 93 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen suç.
- 1072 sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanunun 2’nci maddesinde belirtilen suç.
- 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun ek 2’nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde belirtilen suç.
Seri muhakeme usulü, her suç bakımından uygulanmaz. Bu usul; genel itibariyle mağduru belirli bir kişi olmayan, yaptırımları nispeten daha hafif belirli bazı suç tipleri için benimsemiştir (CMK md. 250/1, a-e). Bu suçlar Türk Ceza Kanunu ve diğer özel kanunlarda yer almaktadır.
Seri muhakeme usulü kapsamındaki suçlar bakımından soruşturma başlayabilmesi için basit şüphe gerekirken, seri muhakeme usulünün uygulanabilmesi için yeterli şüphenin varlığı aranmaktadır. İddianame düzenlenebilmesi için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilmesi gerekmektedir. Elde edilen şüphe ve delillerin, iddianamenin kabulü için gerekli olan unsurları taşıyor olması gerekmektedir.
Bir suç ön ödemeye veya uzlaştırmaya tabi olduğu takdirde, bu durumda seri muhakeme usulü uygulanmaz.
Şüphelilerin tamamı bu usulü kabul etmelidir. Şüphelilerden biri dahi bu usulü kabul etmezse, genel muhakeme usulüne göre hareket edilir. Şüphelilerden birinin herhangi bir şekilde kısıtlı olması halinde (yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hâlleri), diğerlerinin aydınlatılmış onamları olsa dahi, seri muhakeme usulü uygulanamaz.
Bu usulde hızlı ve basit bir yöntem uygulanmaktadır. Bu usul uygulanırken şüpheli bu usul hakkında bilgilendirilir ve rızası alınır. Bu gruptaki şüpheliler bakımından aydınlatılmış onam bu gruptaki şüpheliler tarafından verilemeyeceğini karine olarak kabul etmiştir. Yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik hallerinde bu usulün uygulanmasını uygun görmemiştir.
CMK m. 172/1 gereği; Cumhuriyet savcısı kovuşturma olanağının bulunmaması hâlinde kovuşturmaya yer olmadığı kararını verir. Şikayet, karar, mütalaa, müracaat ve benzeri bir kovuşturma engelinin varlığı durumunda yeterli şüphe bulunuyor olsa dahi seri muhakeme usulü uygulama alanı bulmaz.
Seri muhakeme usulü kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmezse uygulanır. CMK 171 uyarınca, “…Cumhuriyet savcısı, üst sınırı üç yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı, yeterli şüphenin varlığına rağmen, kamu davasının açılmasının beş yıl süre ile ertelenmesine karar verebilir.
CMK m. 250/13 gereği Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle şüpheliye ulaşılamaması halinde, seri muhakeme usulü uygulanmaz.
Seri muhakeme usulünün uygulanmayacağı hâller, seri muhakeme yönetmeliği m.7’de sayılmıştır. Suç, seri muhakeme usulü kapsamında olsa bile; yaş küçüklüğü, akıl hastalığı veya sağır ve dilsizlik hâllerinin varlığında bu usul uygulanmaz. Seri muhakeme usulü kapsamındaki suç iştirak hâlinde işlenmişse, şüphelilerden biri bu usulün uygulanmasını kabul etmezse veya bir üst madde kapsamındaki kişilerle birlikte işlenmişse, seri muhakeme usulü uygulanmaz.
Cumhuriyet savcısı veya kolluk görevlileri, şüpheliyi, seri muhakeme usulü hakkında bilgilendirir. Cumhuriyet savcısı tarafından seri muhakeme usulünün uygulanması şüpheliye teklif edilir ve şüphelinin müdafi huzurunda teklifi kabul etmesi hâlinde bu usul uygulanır. Cumhuriyet savcısı, Türk Ceza Kanununun 61 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen hususları göz önünde bulundurarak, suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında tespit edeceği temel cezadan ve koşulları bulunduğu takdirde zincirleme suça ilişkin hükümler uygulandıktan sonra belirlenen cezadan yarı oranında indirim uygulamak suretiyle yaptırımı belirler. Dördüncü fıkra uyarınca sonuç olarak belirlenen hapis cezası Cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları bulunması hâlinde Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesine göre seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya 51 inci maddesine göre ertelenebilir.
Seri muhakeme usulünün herhangi bir sebeple tamamlanamaması veya soruşturmanın genel hükümlere göre sonuçlandırılması amacıyla Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi hâllerinde, şüphelinin seri muhakeme usulünü kabul ettiğine ilişkin beyanları ile bu usulün uygulanmasına dair diğer belgeler, takip eden soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde delil olarak kullanılamaz.
Cumhuriyet savcısı şüpheliyi seri muhakeme usulünün uygulanmasını teklif etmek amacıyla en kısa sürede davet eder. Davet; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi iletişim araçlarından yararlanmak suretiyle de yapılabilir.
Şüphelinin mazeretsiz olarak davete icabet etmemesi, resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmaması veya yurt dışında olması ya da başka bir nedenle şüpheliye ulaşılamaması hâlinde Cumhuriyet savcısı tarafından bu durum tutanağa bağlanır ve soruşturmaya genel hükümlere göre devam edilir.” Şüpheli, mazeretsiz olarak gelmediği takdirde seri muhakeme usulünden vazgeçmiş sayılır. Bu usulde şüpheliye davet yapılır. Müdafiye yapılan davet geçerli değildir.
Cumhuriyet savcısı veya kolluk görevlileri, seri muhakeme usulünün uygulanmasını teklif etmeden önce şüpheliyi bu usul hakkında bilgilendirir.
Ceza Seri muhakemesinde seri muhakeme yönetmeliğinin 10. maddesinde;
- İsnat edilen eylem, eylemin oluşturduğu suç ile bu suçun seri muhakeme usulü kapsamına girdiği,
- Kamu davasının açılması için yeterli şüphenin bulunduğu,
- Özgür iradesiyle ve müdafi huzurunda kabul ettiği takdirde bu usulün uygulanacağı ve belirlenecek temel cezanın yarı oranında indirileceği,
- Cumhuriyet savcısı tarafından teklif edilen yaptırım hakkında talep doğrultusunda mahkemenin hüküm kuracağı, bu hükme karşı itiraz kanun yoluna başvurabileceği,
-Teklifin kabulünün ancak müdafi huzurunda gerçekleştirilebileceği, seçtiği bir müdafi yoksa istemi aranmaksızın kendisine bir müdafi görevlendirileceği,
- Mahkeme tarafından hüküm kuruluncaya kadar her aşamada seri muhakeme usulünden vazgeçebileceği,
- Mahkemece verilen hükmün adli siciline kaydedileceği,
- Bu usulün uygulanmasını kabul etmediği takdirde genel hükümlere göre hakkında iddianame düzenlenerek kamu davası açılacağı,
- Genel hükümlerin uygulanmasına geçilmesi halinde, seri muhakeme usulünü kabul ettiğine ilişkin beyanları ile bu usulün uygulanmasına dair diğer belgelerin, soruşturma ve kovuşturma işlemlerinde delil olarak kullanılamayacağı, hususlarını kapsar. Davet ve bilgilendirme aşamalarından sonra teklif aşamasına gelinir.
- Seri muhakeme usulünün uygulanması Cumhuriyet savcısı tarafından şüpheliye teklif edilip uygulanacak yaptırımlar açıklanır. Kolluğun bilgilendirme yetkisi olmasına karşın teklif yetkisi yoktur.
- Şüpheli, teklifi müdafi huzurunda kabul ederse seri muhakeme usulü uygulanır. Eğer şüphelinin bir müdafi bulunmuyorsa, baro tarafından müdafi görevlendirilir.
- Şüphelinin talebi hâlinde teklifi değerlendirmesi için bir ayı aşmamak kaydıyla makul bir süre verilir.
- Şüpheli, mazeret sunmaksızın belirlenen süre zarfında gelmezse veya bu usulün uygulanmasını kabul etmediğini bildirirse, bu durumunda soruşturmaya genel hükümlere göre devam edilir.
- Şüpheli teklifi kabul ettiği takdirde buna ilişkin seri muhakeme usulü kabul tutanağı düzenlenir. Bu tutanakta; şüpheliye isnat edilen eylem, şüphelinin kabul beyanı, belirlenen sonuç ceza ve/veya güvenlik tedbiri ile uygulandığı takdirde hükmün açıklanmasının geri bırakılması, seçenek yaptırım veya hapis cezasının ertelenmesine ilişkin hususlar yer alır. Kabul tutanağı Cumhuriyet savcısı ve şüpheli ile müdafi tarafından imzalanır. - Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısı seri muhakeme usulüne ilişkin bilgilendirme ve teklifi SEGBİS veya istinabe yoluyla da yapabilir.
Cumhuriyet savcısı, TCK m.61/1’de belirtilen hususları dikkate alarak, suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında bir temel ceza tespit eder ve bu cezaya yarı oranında indirim uygulayarak cezayı ve/veya güvenlik tedbirini belirler. Cumhuriyet savcısı, koşullar bulunduğu takdirde CMK m.231’e göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verebilir. Sonuç olarak belirlenen hapis cezası Cumhuriyet savcısı tarafından, koşulları varsa TCK m.50’ye göre seçenek yaptırımlara çevrilebilir veya m.51’e göre ertelenebilir.
Yönetmelik 12. madde uyarınca Cumhuriyet savcısı, şüpheli hakkında seri muhakeme usulünün uygulanmasını mahkemeden talep eder. Talepnamede;
- Şüphelinin kimliği ve müdafii,
- Mağdur veya suçtan zarar görenlerin kimliği ile varsa vekili veya kanuni temsilcisi,
- İsnat olunan suç ve ilgili kanun maddeleri,
- İsnat olunan suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi,
- Şüphelinin tutuklu olup olmadığı; tutuklanmış ise, gözaltına alma ve tutuklama tarihleri ile bunların süreleri, - İsnat olunan suçu oluşturan olayların özeti,
-Cumhuriyet savcısının bu usulün uygulanmasının şüpheliye teklif ettiği ve şüphelinin müdafii huzurunda teklifi kabul ettiği,
-Belirlenen ceza ve/veya güvenlik tedbirleri ile uygulanmış ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması, hapis cezasına seçenek yaptırımlar veya hapis cezasının ertelenmesine ilişkin hususlar yer alır. Düzenlenen talepname, asliye ceza mahkemesine incelenmek üzere gönderilir. Mahkeme, gerekli incelemeleri yapar ve talebi bir karara bağlar.
Şüphelinin teklifi müdafi huzurunda kabul etmesi halinde şüpheli, aynı gün mahkemeye yönlendirilir. Şüpheli, hüküm kuruluncaya kadar her aşamada seri muhakeme usulünden vazgeçebilir.
Mahkeme, eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu, bu usulün şüpheliye Kanunda öngörülen koşullar çerçevesinde teklif edildiği ve şüphelinin bu teklifi müdafii huzurunda kabul ettiği kanaatine varırsa talepte belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kurar. Yönetmelik m.13 anlamında eksik hususlar varsa, talepnamenin eksikliklerinin ikmali için Cumhuriyet Başsavcılığına gönderir. Eğer ki isnat edilen suç seri muhakeme kapsamında değilse ve şartlar da oluşmamışsa, o halde talebi reddeder. Bu durumda soruşturma artık genel hükümlere göre sonuçlandırılmak zorundadır. Hüküm; varsa mağdur, suçtan zarar gören veya genel hükümlere göre katılma hakkını haiz olan kişilere tebliğ edilir.
Yaptırımın türü istinaf ya da temyiz kanun yolu kapsamında olsa dahi bu yollara başvuramaz. Seri muhakeme usulü bakımından itiraz yolu açıktır. Cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda mahkemece kurulan hükme itiraz edilebilir Eğer koşullar mevcut ise, kanun yararına bozma veya yargılanmanın yenilenmesi olağanüstü kanun yollarına başvurulabilir.
Seri yargılama usulü ile basit yargılama usulünün iki farklı müessese olmakla birlikte, seri yargılama usulünün soruşturma aşamasında, basit yargılama usulünün ise kovuşturma aşamasında uygulanabileceği gibi, seri yargılama usulünün uygulanmasının zorunluluk arz ettiği ancak, basit yargılama usulünün uygulanmasının mahkemenin takdirinde olduğu, ayrıca 01/01/2020 tarihi itibarıyla soruşturma aşamasında olan veya soruşturmasına yeni başlanılan suçun seri muhakeme usulüne tabi olduğunun tespit edilmesi halinde evveliyetle Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından anılan usulün uygulanması gerektiği, seri yargılama usulü uygulanan ve bu uygulamanın savcılık aşamasında ve kovuşturma aşamasında itiraz edilmeksizin şüpheli tarafından kabul edildiği dosyalarda ise aynı zamanda basit yargılama usulünün uygulanarak karar verilmesi gerektiği Yargıtay kararlarında belirtilmiştir. (Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/1501 E., 2021/6334 K.)
“…Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işleyen şüpheli hakkında CMK' nın 250. maddesinde düzenlenen seri yargılama usulü uygulanmış, Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen talepnamede şüphelinin 7 ay hapis cezası ile cezalandırılması ve CMK' nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece ‘’her ne kadar sanık hakkında belirlenen hapis cezasının CMK' nın 231/5. maddesi gereğince Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verilmesi talep edilmiş ise de; CMK' nın 250/1. maddesi gereğince sanık hakkında öncelikle CMK' nın 171/2. maddesine göre kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesinin şüphelinin daha lehine olduğu, ancak sabıka kaydı bulunmayan şüpheli hakkında CMK' nın 171/2. maddesi uygulanmadan ve uygulanmama sebebi somut gerekçelerle belirtilmeden talepname düzenlenmiş olduğundan belirtilen eksikliğin giderilmesi ve şüpheli hakkında öncelikle CMK' nın 171/2. maddesinin uygulanması gerekliliği‘’ nedeniyle talepname iade edilmiş olup, Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 19/02/2020 tarihli ve 2020/466 soruşturma sayılı seri muhakeme bilgilendirme tutanağı ile seri muhakeme teklif ve kabul tutanaklarının usulüne ve mevzuat hükümleri kapsamında hukuka uygun olduğu, şüpheli tarafından işlendiği iddia edilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun seri muhakeme usulü kapsamında olması ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeden talepname düzenlenmesinin iade sebepleri arasında sayılmamasının yanı sıra mahkemece düzenlenen seri muhakeme inceleme tutanağında, müdafii huzurunda beyanı alınan şüphelinin kamu davasının açılmasının ertelenmesini istemediğini beyan etmesi, CMK’ nın 171. maddesinde düzenlenen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının savcının takdirinde olması nedenleri ile Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığının 19/02/2020 tarihli 2020/10 nolu talepnamede belirtilen yaptırım doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, talepnamenin iadesine karar verilmesi isabetsiz görüldüğünden… BOZULMASINA…” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi T. 16.03.2021, 2020/5191 E., 2021/2736 K.)
“Seri muhakeme usulünün uygulanması üzerine düzenlenen talepnamenin kabulü ile verilen mahkeme kararlarına karşı itiraz edilebileceği CMK'nın 250/14. maddesinde düzenlenmiş olup, Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 15. maddesinde ise itirazın genel hükümlere tabi olduğu belirtilmiştir. İtiraza ilişkin hükümler CMK'nın 267 ve 271. maddeleri arasında düzenlenmektedir. Buna göre "İtiraz usulü ve inceleme mercileri" başlıklı 268. maddenin üçüncü fıkrasının c bendi uyarınca, asliye ceza mahkemesi hâkimi tarafından verilen kararlara yapılacak itirazların incelenmesi, yargı çevresinde bulundukları ağır ceza mahkemesine aittir. Somut olayda şüpheli ... hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan yapılan soruşturma evresi sonunda Sivas Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen seri muhakeme usulüne tabi talepnamenin kabulüne ve sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/3-2, 58 ve CMK'nın 250/4. maddeleri gereğince 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Sivas 4. Asliye Ceza Mahkemesinin kararına karşı sanık müdafii tarafından yapılan itirazı inceleyecek mercinin Sivas 1. Ağır Ceza Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, itirazın incelenmesi yerine, incelemeye Bölge Adliye Mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinde isabet görülmediğinden; …Bozulmasına…” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi 28.09.2021 T., 2021/3676 E., 2021/6295 K.)
“Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan şüpheli hakkında yürütülen soruşturma kapsamında CMK'nın 250. maddesinde düzenlenen seri muhakeme usulünün uygulanmasına yönelik teklifin yapılması için Cumhuriyet savcısı tarafından şüphelinin kollukta bildirdiği adresine tebligat yapıldığı, tebligatın şüphelinin adreste tanınmıyor olması nedeniyle iade edildiği, CMK'nın 250/13. maddesinde ve Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 9/2. maddesinde yer alan, resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmaması nedeniyle şüpheliye ulaşılamaması hâlinde Cumhuriyet savcısı tarafından bu durumun tutanağa bağlanacağı ve soruşturmaya genel hükümlere göre devam edileceğine yönelik düzenleme uyarınca Cumhuriyet savcısı tarafından iddianame düzenlendiği, iddianameyi değerlendiren Aydın 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, şüpheliye yapılan seri muhakeme teklifine yönelik tebligatın iade olması üzerine teklifin Tebligat Kanunu 21/2. maddesi gereğince mernis şerhli olarak tebliğ edilmeden iddianame düzenlendiğinden bahisle iddianameyi iade ettiği, ancak Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 9/1. maddesinde yer alan "Cumhuriyet savcısı şüpheliyi seri muhakeme usulünün uygulanmasını teklif etmek amacıyla en kısa sürede davet eder. Davet; telefon, telgraf, faks, elektronik posta gibi iletişim araçlarından yararlanmak suretiyle de yapılabilir." şeklindeki düzenleme göz önünde bulundurulduğunda, telefon, telgraf, faks ve elektronik postayla bile yapılabilecek olan seri yargılamaya yönelik davetin mernis şerhli yapılmadığından bahisle usulsüz olduğunun kabulünün doğru olmayacağı anlaşılmakla, iddianamenin iadesine yönelik karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden; Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/01/2021 tarihli ve 2021/34 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA…” (Yargıtay 12. Ceza Dairesi 28.09.2021 T., 2021/3675 E., 2021/6296K.)